22 Nisan 2016 Cuma

23 Nisan


Çoğumuz için bayram coşkusu ilk okul sıralarında başlamıştır. Günler öncesinden hazırlıklar yapılır, sınıflar süslenirdi. Şiirler ezberlenir, en güzel giysiler hazırlanırdı o gün için. Bizim bayramımızdı ne de olsa, içimizde büyük bir sevinçle beklerdik o günü, ne hikmetse hep yağmur yağardı, bizim bayramımızda, özenle ıslanır, doyasıya mutlu olurduk. Gün sonunda yorgun, ıslak ama sevinçli girerdik yatağımıza. Bugün artık bir yetişkinim, yine bir çocuk bayramı arefesinde, biraz buruk içim. Kendimi bildim bileli heyecanlandığım çocuk bayramında, çocuklarım adına, ülkem adına biraz endişeliyim. Karanlık günlerden geçtiğimiz bu dönemde, bu toprakların umudu olan, bizlerin geleceği için mücadele etmiş olan büyüklerimize, ülkem adına mahcubiyet duyuyorum bugün. 


İlk büyük törenime ilk okul üçüncü sınıf öğrencisiyken hazırlanmıştım, büyük bir sevinç vardı hepimizde, biraz ürkek, biraz da şaşkındık tabi... Büyük  bir heyecan ve gururla stadyuma gidiyorduk, bir otobüs dolusu öğrenci ve öğretmen, Balgat'tan Ulus'a. Yol uzadıkça uzadı, hepimiz heyecanlıydık ama ben, yaprak gibi titriyordum. Haftalarca çalışıp hazırlanmıştık, yavru kurt kıyafetleri içinde, Ankara'da büyük törene katılacaktık. Çocuksu bir sevinç, çocuksu bir korkuyu da beraberinde getirmişti hepimize. Bizim bayramımızdı ama çok da ayırdında değildik bazı şeylerin, anlatıldığı kadar biliyorduk işte: Atatürk çocuklara armağan etmiş bu günü, diye. Coşkumuz bayram olmasınaydı, bizim bayramımız olmasına... Nedendi bu bayram, neler olmuştu, neler yaşamıştı dedelerimiz ninelerimiz? Çok da farkında değildik aslında, büyüdükçe öğrenecektik. Mutluyduk işte, hepsi bu, bu bizim bayramımızdı, çocuk aklımıza bu kadarı yeterdi. Benim içinse, biraz da, hep evimizin duvarlarında gördüğüm mavi gözlü adama olan sevgimdendi bu sevinç ve heyecan. Elimde flamayla, en önde dimdik yürürken küçük dağları ben yarattım sanırdım provalarda. Zira ben Mustafa Kemal'in kızıydım, onu mahcup etmemeliydim. Bana bu sevgiyi aşılayan babamı da gururlandırmalıydım. Bu duygularla yürüdüm geçit töreninde.  Bu duygularla oynadım müzik eşliğinde tamamladım gösterimi, sevinçten uçarak... Yavru kurttuk, Atatürk'ün evletlarıydık, o bizi çok sevmişti biz de onu...

Evimizde hep Mustafa Kemal aşkı dolaştı çocukluğumda. O günlerde ne bu sevginin nedenini biliyordum ne de tarihimi... Sadece derslerde öğretildiği kadarını, tabi çocuk aklımı ne kadar verebildiysem bu anlatılanlara. Beni bu kadar heyecanlandırıp mutlu eden şey 9 yaşımın bilgisi değil, minik kalbimdeki büyük Atatürk aşkıydı. 

Büyüdükçe öğrendik, okudukça, araştırdıkça anladık bu bayramın neden bayram olduğunu, neden bizim olduğunu, neden sahip çıkmamız gerektiğini... Tarihte neler olup bittiğini, savaşları, acıları, yitirdiklerimizi... Kurtuluş mücadelesini, bize bugünleri hediye eden büyük önderi ve onu misyonunda yalnız bırakmayan diğer büyüklerimizi... 

Hala gururluyum ama içim biraz buruk bu bayram. Çocuklarımız adına, ülkemin geleceği adına... Çocuklarımızın zihnini ve ruhunu, bedenleri gibi kara perdelerle örten insanları gördükçe, onların geleceğini prangalayanları gördükçe... 

Yine de umutsuz değilim. Daha güzel bir gelecek bırakma umuduyla, çocuklarımıza, torunlarımıza...

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı bugünden kutlu olsun! Daha nice bayramlara... 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumunuz alınmıştır.Teşekkürler...

Arşiv

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *