26 Kasım 2015 Perşembe

Anıtkabir



Kasvetli kasım günlerinin en huzur veren etkinliği...

Ata'mı ziyaret ettim bugün bir kez daha. Yaşadığımız buhranlı günlerin karanlığını geride bırakıp Ata'mın ışıltısını yüreğimde toplayıp döndüm. Bazı insanlar için yaşarken gölgesi bile yeter deriz ya, o da öyle işte... Bazen bir ziyaret, bazen bir fotoğraf, varlığıyla hep ışık oldu hayatıma, bugün umutla doldum bir kez daha.

Aynı zamana doğup hayatının bir parçası olmayı isteyeceğim ender insan, gerçek bir lider, büyük adam... Ölümünden sonra bile hissedilen bir enerjisi var onun, işte ben her güne o enerji yüklü gözlerine bakarak başlarım Ata'mın. Yatak odamın duvarında İbrahim Çallı'nın yağlı boya bir tablosundan fotoğraflanmış  portresi asılı, onunla 'günaydın' derim her sabah yeni umutlara, yeni nefeslere, yeni güne... İşte Anıtkabir ziyareti de benim için böyle bir şey, yaşadığı hayattan çok şey öğrendiğim o dahiye yürekten bir selam götürdüm bugün yine.

İlk öğretmenim, ilk aşkım, büyük Ata'm merhaba!..



İstiklal Kulesi'yle başladık geziye, kulenin önünde kadın heykelleri...  Başak demetlerinden yapılmış bir çelenk iki kadının elinden yere doğru sarkmış, bereketin sembolü başaklar... Bir kadın ağlıyor, eliyle yüzünü kapatmış, diğer kadının elinde bir kap, ileri uzatmış öylece. Bunlar ağırbaşlı, hüzünlü ama gururlu Anadolu kadınları...




Sırada Hürriyet Kulesi var, onun önünde de üç erkek heykeli... Biri miğferli, belli ki bir asker. diğerinin elinde kitap, o da eğitimli aydın gençlik olmalı, üçüncüsü yerel kıyafet içinde bir köylü. Yüzlerinde vakur bir ifade, hüzün bulutu gözleri ama üçü de dimdik ve gururlu...

Ardından Aslanlı Yol'dan geçtik, iki yanda aslan heykelleri... 24 boyu temsilen 24 aslan... Sağda ve solda hepsi aynı boyda ardıçlar, yolun sonunda Türk bayrağı, bayrağımız...

Aslanlı Yol'un sonunda tören meydanı karşımıza çıkıyor, zeminde halı ve kilim motifleri var; siyah, kırmızı, sarı, beyaz taşlar... Tören meydanının giriş merdivenleri ve ortada dev bir bayrak direği, üzerinde dalgalanan bir Türk bayrağı...

Mehmetçik Kulesi, Zafer Kulesi, İsmet İnönü Lahdi, Barış Kulesi, 23 Nisan Kulesi, Misak-ı Milli Kulesi, İnkılap Kulesi, Cumhuriyet Kulesi, Müdafaa-i Hukuk Kulesi ve tabi ki  Mozole...

Mozole, Anıtkabir'in en muhteşem bölümü ama tümüyle harika bir mimariye sahip bir yer burası. Her bölümü ayrı bir etkiye sahip doğrusu. 

En sevdiğim bölümlerden biri de kütüphane olmuştur her zaman. Atatürk ve Kurtuluş Savaşı Müzesi Komutanlığı Karargahı içinde Anıtkabir Kütüphanesi var, burası bir ihtisas kütüphanesi ve halka açık. Atatürk, Milli Mücadele, İnkılaplar konulu yerli ve yabancı birçok kitap var burada, ciltli, ağırbaşlı kitapların samimi yuvası, huzur veriyor insana.

Anıtkabir içinde yer alan ve mutlaka gezilmesi gereken yerlerden biri de, Anıtkabir Atatürk ve Kurtuluş Savaşı Müzesi. Burada Atatürk'ün özel eşyaları, savaş panoramaları, Atatürk'ün ve komutanların portreleri, büstleri, kısa özgeçmişlerinin yer aldığı panolar, Atatürk'ün özel kitaplığı, Kurtuluş Savaşı'mızın resmedildiği tablolar ve mezar odası bulunmaktadır. 







Zamanımız yetmediği için bazı bölümleri gezemedik ama zaten aşina olduğum bir yer burası. Yağmurlu bir Ankara kasımında, ruha huzur veren bir gezi oldu benim için.

Tekrar buluşmak dileğiyle büyük Ata'm!










Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumunuz alınmıştır.Teşekkürler...

Arşiv

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *