Hikayelerle Deyim ve Atasözleri 2

Dolap Çevirmek

Eskiden vezir, paşa, sadrazam gibi devlet büyüklerinin ve zenginlerin yaşadığı konaklarda kadın ve erkeklere ayrı ayrı hizmet edilirmiş.Dolayısıyla haremlik ve selamlıklar varmış. Gelenekler gereği haremlik kadınların, selamlık da erkeklerin bölmesiymiş. Bunu hepimiz biliriz, haremlik-selamlık deyimini de sıkça kullanırız. Ama bu iki bölüm arasındaki servis penceresini ben bilmiyordum açıkçası. Pratik zeka ürünü bir durum. Dolabın rafına koy kahveleri çevir gitsin, boş fincanları yolla gelsin. Güzel düşünülmüş.  Kadınlar ve erkekler bölümünü ayıran duvara, dönen bir silindir şeklinde kapaksız bir dolap yapmışlar. Haremde pişen yemekler, bu dönen dolap sayesinde selamlık kısmına zahmetsizce gönderiliyormuş.

İşte bu dolaplar zaman zaman gönül işlerine, mektuplaşmaya, hediyeleşmeye ve gizli haberleşmeye de hizmet etmiş. 

Bir gün, evin yağız delikanlısıyla haberleşen bir genç kız, dolaba mektup koyup selamlığa gönderirken yakalanmış. Paşanın konağındaki kadınlardan biri görmüş ama seslenmemiş, kızı mahcup etmek istememiş aslında. Bu durum böyle devam edip gitmiş tabi. Bir gün yine sessizce dolabı çevirip delikanlının gönderdiği mektubu alan kıza denk gelen harem kadınları arasında da bir deyim dolaşmaya başlamış: Dolap çevirmek... O gün bu gün kullana gelmişiz bu deyimi, hoş kimin ne dolap çevirdiği belli değil artık ama ne yapalım! Keşke tüm çevrilen dolaplar gençler arsındaki mektuplaşma kadar masum olsa değil mi?!..