Hey Gidi Güneşli Uykular / Cahit Sıtkı Tarancı

Hey gidi güneşli uykular

Sularında boğulmadığımız deniz!

Cahit Sıtkı'nın anneyle tabiatı bir bütün olarak gösteren şiiridir Hey Gidi Güneşli Uykular. Cumhuriyet dönemi Türk edebiyatının önemli isimlerinden olan şair, sosyal konularla pek ilgilenmemiştir. Daha çok yaşam ve ölüm üzerine temaları seçer. Sadece var olmayı bile mutluluk sayan Cahit Sıtkı, zaman zaman hayattan bunalarak Tanrı'ya sığınır ama din duygusunu işlemez. O daha çok ölüm gerçeği karşısında yaşama sığınır. Hey Gidi Güneşli Uykular şiirinde ise, anne sevgisinin vücut bulmuş hali çıkar karşımıza. Bebekliğin, yaşamın başlangıcının şiiridir aslında. 

Cahit Sıtkı Tarancı'nın çocukluğa ve anneye dönüş arzusunu yansıttığı bu şiirde, Freud'un Ödip kompleksinin izleri görülür. Duygularını gizlemeden ortaya koyar şair, anneye ve geçmişe karşı son derece cüretkar ifadelerle... Pek çok şiirinde öne çıkan ölüm teması, burada yerini taze yaşamın anılarına bırakır ve yaşam anneyle vücut bulur. 

Ömrüm oldukça hatırlayacağım

Uyuduğum yıldızlı geceleri

Deniz kızlarının kucağında

Sular başladı mı sığlaşmaya

Bir bir sönerdi yıldızlar

Bırakırdı beni usulca beşiğime

Saçları ay ışığından dadılarım

Bebekliğine, süt emdiği günlere, sevgi ve özlem var şiirinde. Sade, süsten uzak ve bir o kadar da içten... İlk aşkı olan annesine duyduğu çocuksu bağlılığı ve özlemi işte bu dizelerle anlatır şair. Sembolsüz ve gizlenmeden, anlatır sadece.

Acıkıp uyandığım saat

Annemin uykusuna kıydığım saat

Telaşla uyanan genç kadın

Aceleyle çözülen göğüs

Yüzümü süpüren ılık rüzgar

...

Doyamadığım, doyamadığım

Neden sonra

Ben tekrar sulardayım

Annemin gözleri gibi lacivert bir denizde

Dalgadan dalgaya atlıyorum

Güneşi kovalıyorum, güneşi kovalıyorum

Hey gidi güneşli uykular!

Sularında boğulmadığımız deniz!

Cahit Sıtkı hangi temayı seçerse seçsin, hep açık ve anlaşılır olmayı tercih etmiştir. Sade ve hatta basit bir dille, uzak çağrışımlara meyl etmeden yazar şiirlerini. Hey Gidi Güneşli Uykular'da olduğu gibi...