Her şeyin fazlası zarardır tek bir şey hariç. O da sevgi... Anneyle evlat arasındaki sevgi, bir annenin yavrusuna verebildiği en değerli şey...
Narin bir çiçek düşünün, saksısında en nadide köşeye yerleştirdiğiniz... Işık alsın, güneş onu okşayıp beslesin diye üzerine titrediğiniz nadide bir çiçek... Özenle suyunu verir, yaprağındaki tozu temizlersiniz, gıdasız, havasız kalmasın diye... Ama yine de dengeleyemezseniz bütün bunları, o narin çiçeğiniz bir gün ölür. Suyu fazlaysa çürür azsa kurur. Güneş fazla gelirse yakar, ışıktan mahrum bırakırsanız da solar.
Demem o ki, fazlası azı kadar zararlıdır her şeyin. Tek bir şey var ki, yokluğu gerçek yokluk fazlası ise asla fazla değil.. İşte o şey, bir annenin yavrusuna karşılıksız ve koşulsuz akıttığı sevgi... Asla fazla gelmez, asla pişman etmez, kurumaz, çürümez, solmaz, yanmaz...
Anne olmak, hayatın en muhteşem duygusu... Çocuğa verilen sevginin dönütüyse yine sevgi... Aileye, vatana, dünyaya... Verebildiyseniz yavrunuza bu yürek dolusu cevheri, korkmayın! Bu hayat size en büyük başarıyı tattırmış demektir. Anne olmaktır asıl mutluluk, bir bebeğin mis gibi kokusu... Anne olmak, hiçbir şeyi yokken bile dünyanın en zengin kadını olmaktır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorumunuz alınmıştır.Teşekkürler...