25 Ocak 2016 Pazartesi

Düzyazı Türleri 2 / Deneme

Düşünce yazıları içinde en keyifli türdür deneme, okumak da yazmak da eğlencelidir. Zira deneme yazarı alabildiğine özgürdür. Bu yazı türünün bir düşünce planı yoktur; kısadır ama bunun da bir sınırı yoktur. Yazar öylesine özgürdür ki, bir paragraf da yazabilir, birkaç sayfa da. Üstelik yazarın kimseye bir şey kanıtlama zorunluluğu da yoktur. Olay ve duygular değil kavramlar ele alınır denemelerde. Kesin sonuçlara varmayan denemelerde yazar, kendisiyle konuşur gibidir. Soru sorar ve cevaplar verir, alıntılar yapar; oldukça samimi bir üslupla düşüncelerini aktarır. Konu sınırlaması yoktur bu türün, her şey hakkında deneme yazılabilir.
Deneme yazarının amacı, farklı yönleriyle ele aldığı kavram üzerinde okuru düşünmeye itmektir. Bu yolla okura farklı bakış açıları kazandırır, kendini ve dünyayı sorgulamaya yöneltir, zihni zorlar. Deneme üstatları, özgür düşünebilen, birikim sahibi, farklı bakış açıları geliştirebilmiş kişilerdir. Montaigne gibi... Montaigne, hümanizmin büyük düşünürlerinden, düşünce özgürlüğünün de öncülerinden, birikim sahibi güçlü bir kalemdir. Bu türün de kurucusu, üstadıdır. 

Bu kadar özgür ve sınırları olmayan bir türün aslında çok da kolay ortaya çıkmadığını Montaigne'nin Denemeler'inde görüyoruz. Her biri fikir yüklü, birikim yüklü, dolu dolu ama kısacık yazılar... Montaigne bu kitaba yirmi yılını vermiş, hala okunuyor, hala önemini koruyor kitap. Onu önemli kılan sadece ilk olması değil, ele alınan kavramların zamansız ve evrensel olması... 

Fransız edebiyatından dünyaya yayılan bu türün İngiliz edebiyatında ise öncülüğünü Bacon yapmıştır. Düşünürlerin ve edebiyatçıların sıkça kullandığı bir yazı türü olan deneme, Türk edebiyatında Fecr-i Ati döneminde Ahmet Haşim'e görülmeye başlar ama Cumhuriyet döneminde gelişir. Nurullah Ataç edebiyatımızın deneme üstatlarındandır.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumunuz alınmıştır.Teşekkürler...

Arşiv

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *