16 Ağustos 2015 Pazar

Hayvan Çiftliği / George Orwell

Hayvan Çiftliği 

Masalsı bir anlatımla yazılan bu roman, Dünya edebiyatı yergi türünün baş yapıtlarındandır. İğneleyici üslubuyla tanınan yazar, politika ve yönetimle ilgili görüşlerini, hayvanlar üzerinden anlatmıştır. Bir kara mizahtır aslında bu masalsı anlatım. Politikanın ve iktidar hırsının insanları ne hale getirdiğini, simgeleştirdiği hayvanlarla önümüze serer. Seçilen hayvanlar da oldukça anlamlıdır romanda. İnce bir zeka ve eleştiri fışkırıyor eserden. Çağdaş klasik romanlar arasına girmiş bir eser bu.


Bir çiftlikte geçiyor olaylar, insanların yönettiği bu çiftlikte aç ve mutsuz hayvanlar yaşıyor… Alegorik unsurlarla işlenmiş bir roman bu, hayvanlar karakterize edilmiş. İnsansı özellikleri var, kimi akıllı, kimi düzenbaz, kimi fırsatçı, kimi zorba...

Çiftlikte yaşayan hayvanlar, isyanın eşiğinde, çiftlik sahibi ise, borç batağında bir alkolik. Hayvanlara kötü davrandığı yetmiyormuş gibi, sık sık onları aç da bırakır. Artık canına tak eden çiftlik sakinleri, yaşlı ve bilge bir domuzun önderliğinde ayaklanma çıkarmayı planlarlar. Fakat lider domuz ölünce , başsız kalırlar ve plan suya düşer. Gün gelip yine aç bırakıldıklarında, artık dayanamayıp ayaklanırlar.

Bundan sonrası, hep yaşanan, çok bilinen bir hikaye: İktidar hırsı, koltuk sevdası, polis köpekleriyle yaratılan korku, sindirme politikaları, yalan, ihtişam düşkünlüğü ve keyfi uygulamalar, sömürü düzeni ve mutsuz bir topluluk… İktidara göre değişen kurallar... Kısacası, koltuk sevdasının ve iktidar hırsının getirdiği kötü yönetim… Asırlardır yaşadığımız kısır döngü yani…

Dünya üzerindeki despotları yaratan hırsı, oldukça başarılı işlemiş George Orwell. Bir devrimin trajedisidir Hayvan Çiftliği. Sistem ne olursa olsun, hırsın ve iktidarın yarattığı yıkımları ve entrikaları anlatır. Bu öyle yakıcı bir hırstır ki, mutlu bir yaşam düzeni hevesiyle devrim yapan hayvanları da giderek insanlaştırmıştır. İnsanda bu açlık, doyumsuzluk, ezme, yok etme, korku egemenliği kurma hevesi olduğu sürece, hangi sistem gelirse gelsin, sonuç hep aynı demek ki!..

Yazarın alegorik politik romanı Bin Dokuz Yüz Seksen Dört de, mutlaka okunması gereken bir roman bence.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumunuz alınmıştır.Teşekkürler...

Arşiv

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *