Bir kağıttan gemim var benim
Engin sularda yüzdürdüğüm
Dalgalandıkça okyanusun
Sularında köpük köpük…
Hırçın rüzgarlarla boğuşturduğum
Kağıttan bir gemim var benim
Yükü ağır
Gemim kağıttan da olsa
Tonlarcasını taşıtır ruhuna
O kadar gelgitli ki sular
Ve bir o kadar da hırçın ki deniz
Öylesine narin ki omurgası
Ya batarsa?!..
Bir kağıttan gemim var benim
Yalpa yapmasın diye emek verdiğim
Güvertesine mor menekşeler serptiğim
Su damlası kadar narin ve beyaz
Ay kadar parlak, yakamozlara eş…
Kapkara ve haşin dalgalara inat
Kağıttan bir gemim var benim
Sancak tarafından su aldığında
Usul usul, incitmeye korkarak
Titreyen ellerle kurutup güneşimde
“Viya bebeğim,viya!..”
Naralarıyla suların karasına saldığım
Kağıttan bir gemim var benim
Yükü ağır
Benim ,kağıttan da olsa, gemim
Omurgası sağlam, çelik ruhumu üfledim
Lakin, öyle engin ki deniz
Kapkara, öyle acımasız ki deniz
Ya savurursa uzaklara?!..
Bir kağıttan gemim var benim
Tüm rüyalarımı yüklediğim
Köpürdükçe kara sular
Güverteye dizdiğim umutlarım
İnim inim inler korkularım
Gözyaşlarımla yıkadığım yelkenin ucunda
Sessizce bekler yığılmış anılarım
Kağıttan bir gemim var benim
Alabora olmaya yeltendikçe
Her boranda yeniden uzanır
Düzeltirim omurgasını
Kurban etmem kara sulara
Lakin,öyle büyük ki deniz
Ya alır da geri vermezse?!..
Kağıttan bir gemim var benim
“Viya bebeğim,viya!
Sakın rotandan şaşma!”
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorumunuz alınmıştır.Teşekkürler...