14 Ekim 2015 Çarşamba

Ankara'm




Hatti'den Hititlere, Frigya'dan Lidyalılara, Perslere, Makedonya, Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlılara kadar uzanan pek çok uygarlığa tanıklık etmiş, medeniyetler kuşağı Ankara'm... Tarihiyle, müzeleriyle, barajlarıyla, kaplıcalarıyla, kalesiyle, Anıtkabir'iyle, üniversiteleriyle, Atatürk Orman Çiftliği'yle bozkırın incisi Ankara'm... Türkiye Cumhuriyeti'nin başkenti ...

Savaşlar görmüş, kıtlıklar yaşamış, darbelere tanıklık etmiş cefakar canım Ankara'm... Kurtuluş Savaşı'nın ardından 13 Ekim 1923'te TBMM'nde kabul edilen bir yasa ile yeni devletin başkenti olan Ankara'm, 92 yıldır Türkiye'nin kalbi; aynı zamanda da yarım asırlık ömrümün başkenti Ankara'm... Büyük Atatürk'ün yattığı yer, ulusumun kalbi başkentimiz...

Çocukluğumun kentiydi, ilk gençliğimin sevdası oldu. Orta yaşlılığımın cenneti olmalı artık. Çok acılar gördü Anadolu'nun orta yerinde, değişti, gelişti ama bitmedi çilesi... Modern dünyada huzur kenti olması gereken başkentin göbeğinde hala bombalar patlıyor, insanlar ölüyor; oyunlar oynanıyor türlü türlü. Bu kent Atatürk'ün, Türkiye Cumhuriyeti'nin, geleceğimizin başkenti. Ayağa daha  da güçlenerek kalkıp yolumuza devam edeceğimiz günlerdeyiz. Türkiye Cumhuriyeti'ni layık olduğu huzurlu günlere taşımak hepimizin asli görevi olmalı. Yazık verilen emeklere, yazık 92 yıla ve çok yazık bugün geldiğimiz günlere...

Ankara'm... 


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumunuz alınmıştır.Teşekkürler...

Arşiv

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *