16 Haziran 2015 Salı

Annem

Affet Annem


Affet annem affet
Mutluluk yelleri estiremedim göğünüzde
Kara bulutlarla dolandım hep


Koşamadım ki hiç ben
Dağları yara yara
Üstüm başım toz içinde
Kana bulanmış dizlerimle
Ağzımı ayıra ayıra 
Ağlayamadım ki hiç

Mutlu olmayı bilmedim ki hiç ben
Ne zaman gülümsesem çelme taktı felek
Mutsuzum bile diyemedim
Kan tadında doya doya ağlayarak
Akıtamadım ki hiç ciğerlerimden
Acı şarabın kırmızı zehrini

Affet annem affet
Yaşamadım ki hiç ben
Boşa geçen yılların sayısını unuttum
Kimse üzülmesin, ağlamasın derken
Mutlu olmayı da sildim defterden
Affet, senin de hep hüznün oldum

Biz demek iyi de gülüm
“Ben” demeyi bilmedim ki hiç ben
Sana bir çift mutlu gözle bakamadım
Affet annem, nerede çürük kapı varsa
Hep onu araladım

Kırlarda koşmadım ki hiç ben
Umarsız, kır çiçeklerine dost
Kopan dala bile acıdım da
Kendime acımayı unuttum
Canım yandı bile diyemedim ki hiç ben
İçimde tuttum, yuttum kan şarabını
  
Affet güzel annem, affet
Şimdi çığlık atma zamanı
Ben doğarken bile ağlamamışım
Derdin ya, 'ağlatamadı ebe bir türlü
Öldün sandık çığlığını duymayınca'
Ağlamayı bilmedim ki hiç ben

Ama öğrendim artık annem
Şimdi sel gibi akıyor bak
Dur desem de durmaz gayrı
Elli yılın intikamı sanki
Akıyor içimin zehri 
Şarap tadında şimdi

Mutsuzum demeyi öğrendim bak
Defolu çıktı işte hayat 
Bil ki ben de artık
Ağız dolusu küfretmeyi ezberledim
Her gece feleğe çığlık çığlığa
Sessiz değil artık yaşlarım
Bağıra bağıra ağlamayı yeni öğrendim

Affet annem affet
Ama ben sana hep kırgınım bil ki
Bana sen değil miydin belleten
Ağzından kan damlarken
Kızılcık şerbeti içtim demeyi
Ne gerek vardı ki, elli yılımı yedi
Meme vermedi hiç kimse
Ağlamıyorum diye
İstemeyi bilmedim ki hiç ben

Fedakarlığı niye öğrettin bana
Sevmeyi, sahip çıkmayı, hoşgörmeyi
Ne gerek vardı ki
El üstünde tuttukça sevgimizi
Ayak altında ezilmek için mi
Ben hiç baş tacı edilmedim ki

Affet annem affet
Şimdi çığlık zamanı
Kızılcık şerbeti değil
Bildiğin kan tadı dudaklarıma konan
Nankörüm oldu hayat
Affet, gülmeyi beceremedim ki hiç ben
Kan kuyularına gömerken
En saf günlerimi

Yalanı, talanı öğretseydin bari
Ne gerek vardı ki doğru söze
Herkes yüzüme sahte dualar üfürürken
Acımasızlığın şerbetini içirseydin
Komşum açken tok yatmayı
Hiç değilse vefasızlığı, sevgisizliği
Öğretseydin bari

Affet annem affet
Ama bil ki, kırgınım sana yine de
Doğururken sol yanıma taş işleseydin
Ne gerek vardı ki, yürek koydun bedenime
Hem de en kırılganından, çocuk gibi

Riyalara gark oldum senin yüzünden
Öğretseydin ya ihaneti
Sokak çocuklarına sırtımı dönmeyi
Hiç değilse vicdansızlığı, hainliği
 Öğretseydin bari

Affet annem affet
Gül yüzünü soldurdum yine
Dediğin gibi dimdik durdum da
İnadına büktü sahte dostlar belimi
Ne gerek vardı ki
Bak, tek oyuncağım hâlâ sende
Vitrin süslemekte
Oynamaya kıyamadığım
Eskitip eskitip çöpe atmayı 
Kolunu kanadını kırmayı
Öğretseydin bari

Affet annem affet
Bu hayat çoook defolu çıktı
Yamayıp yamayıp yeniden giydiğim
Ne gerek vardı ki
Şımarık olmayı, dost satmayı 
Öğretseydin bari


Affet gül yüzlüm affet

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumunuz alınmıştır.Teşekkürler...

Arşiv

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *