Kemal etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Kemal etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

10 Kasım 2017 Cuma

10 Kasım

Ağaçlar Ayakta Ölür


Merhaba Ata'm! 

Yine bir 10 Kasım sabahı... Aradan geçen yıllara inat sen dimdik ayaktasın hâlâ ve ben aynı soruyla doluyum yine: Kimsin sen? Ne kadar tanıyoruz ve ne kadar anlayabildik seni? Sen hayranlık duyduğum insan, sen en büyük aşkım, söyle kimsin?  Ya da naçizane ben söyleyeyim: Parçaları yerlerine koydukça tamamlanmaya başlayan zihin rehberim, yaşamı anlama kılavuzumsun...

Sen sadece bir lider, bir asker, bir öğretmen, bir gazi ya da sıradan bir kahraman değilsin benim için. Hâlâ  anlamak için çabaladığım, hâlâ tanımaya çalıştığım, izini takip ettiğim bir dehasın, iki kapılı handa bir fenersin ruhuma. On Kasım'larda ağıtlar yaktığım biri değilsin, olmamalısın da, benim gibi on binlerce ana, öğretmen, kısacası sayısız vatan evladı için... Her on kasım, ülkemi, dünyamı ve kendimi sorgularım ben; göz yaşı döken değil,  okuyan, sorgulayan, çalışan ve daima ileriyi hedefleyen bir ulus isteyen büyük önderim için.

Bazen putlaştırılan, bazen de hunharca heykelleri parçalanan ama zamana inat hep ayakta kalan yüce çınar, beni ben yapan değer, atam, büyük sevdamsın sen, henüz bitiremediğim pazılımsın, parçaları birleştirdikçe derinleşen ve anlam kazanan...

Şimdi "anıyoruz" diyorlar, hatırlamaya çalışıyorlar ilke ve devrimlerini. Hatırlamak için önce unutmak gerek, unutuldu mu ki yapıp ettiklerin, sözlerin!..

Ben unutmadım Ata'm, emanetini, ilkelerini, savaşçı ruhunu, azmini, zekanı, devrimlerini... Her sabah yatağımdan mavi gözlerinin ışıltısına bakarak uyanıyorum, bir tablodan daha ötesisin benim için. O ışık bana "kalk diyor, çalış, pes etme, doğru ol, dürüst ol! Uyan, aç gözünü, daha çok oku, araştır!" Ben senden öğrendiklerimi hiç unutmadım Ata'm.

Senin onurun ulusundu, benim onurum da sen oldun hep. Sen rahat uyu, diyorlar ya, aldırma! Bıraktığın emanetleri çok da hor kullandılar yıllarca, vicdanım sızlar tersini söylersem eğer. Ata'm, uyandır aymazları!.. Anlamaya çalışmayanlara inat, uyandır gençlerimizi. Neden mi? Asıl zorlu savaş bundan sonra çünkü. Sen bilim dedin, sanat dedin, özgürlük dedin, bağımsızlık dedin; şimdi bilim, sanat can çekişiyor; bağımsız ve özgürüz demeye bile dilim varmıyor.  Ölümünün üzerinden yetmiş dokuz yıl geçmiş ama... Ne kadar anladı bu ülke seni ve sözlerini, yaptıklarını, ilkelerini...

Üzgünüm Ata'm. Sen dimdik ayaktasın ama bizler hâlâ emeklemeye çalışıyoruz gölgende. "İzin"den çıkıp "iz"ini takip etmeye başlayacağımız günlerin ümidiyle bir 10 Kasım daha...

...




22 Mart 2016 Salı

Sabaha Çeyrek Var


"Gecenin en karanlık anı, şafak sökmeden az önceki zamandır.”   

Victor Hugo

Her şeye rağmen umutluyum hâlâ... Memleketim gibi ruhumda da bombalar patlasa da, hainlik, sevgisizlik kol gezse de her bucakta... Ben umutluyum hâlâ...  

Her doğan gün, yeni bir başlangıç değil mi? Her sabaha ayrı bir şevkle başlıyorum işte ben, bugün daha da hevesliyim hatta. Uyandım, gökyüzündeki ışığa baktım. Güneşi gördüm, uyandım, hayattayım. Gün ne kadar karardıysa, biliyorum ki, o kadar yakınım sabaha. Ben umutluyum hâl...

Karardıkça karardı gece, hainler çoğaldıkça çoğaldı, ölümler zamansızlaştı her geçen gün. Şehit acısı yaşamadığımız gün kalmadı, bombalarla patlatıldı yüreğimiz arka arkaya. Sevgilerin içi boşaldı, yalan baş tacı edildi. Herkes çıkar peşinde, insanlık çöpe atıldı. Yine de ben umutluyum hâlâ...

Bir yanımız kapkara ama öte yanımızda güneş, doğmak için bekliyor. Umudun gücü var hâlâ... Bu memleket çok acılar gördü, haince sırtından çok vuruldu. Savaşlara, teröre, ihanetlere çok maruz kaldı. Bu toprakların ekmeğini, suyunu hak etmeyen zehirli yılanlarla yaşadı koyun koyuna. Geçmişten günümüze... Ama büyük değerleri de doğurdu bu topraklar, vatanseverleri de yetiştirdi, büyük liderleri de gördü. Bu memleket Kemaller, Nazımlar, Veyseller gördü ve daha nice değerler...

Tamam zordayız şimdi, tamam karanlık uzun sürdü. Evet, bıçak kemiğe dayandı. Doğru, dibe vurdu hayat. İnkarı mümkün olmayan acılar, hainlikler yaşıyoruz, bu da doğru. Ama biliyorum ki sabaha az kaldı. Şafağın sökmesine kim engel olabilecek? Gün gelecek bütün pislikler temizlenecek, mikrobun her türlüsünün bir ilacı var elbet. Şu anda zehrin panzehrini bilmiyorsak, bu olmadığı anlamına gelmez. Az kaldı, dayan yüreğim, dayan memleketim. Her şeyin sonu varsa karanlığın da sonu gelecek. Ben umutluyum hâlâ...

Kaderimiz eş bu topraklarla. Benim küçük hayatıma da doğacak güneş, memleketimin göğünde de ışıldayacak. Sabaha  az kaldı, dayan yüreğim, dayan memleketim. Ben umutluyum hâlâ...

Arşiv

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *